Anasayfa » Makale » Kişisel Gelişim |
Yaşlılıkta Ölüm Korkusuyla Başa Çıkma
Kategori: Kişisel Gelişim | Okunma: 1275
|
Değerlendirme: 0.0/0 |
Yaşlanma insanda bedensel ve zihinsel olarak bazı değişiklikler getirir. Ağrıları, güçsüzlüğü, zihinsel yavaşlaması vardır. Yaşlanmanın doğal belirtileri olan değişiklikler üzerinde fazla durmak yaşlıların en büyük stres etkisidir. Sürekli sağlık sorunlarını düşünen bir yaşlının sağlık sorunları bir şiddetinden beş şiddetine çıkacaktır… Olgun karşılanmalı Yaşlanmanın getirdiği değişiklikleri olgun karşılayabilmek doğru bir yaşam felsefesi ile kazanılır. Mutlu ve huzurlu yaşlıların daha uzun ve sağlıklı yaşadıkları biçimsel gerçeklerdendir. Ölmekten daha iyi diye düşünmek Maddeci keskinlikler içerisindeki insanlar ölümü bir son olarak düşünürler. İkinci hayata inanmayan insanların kullanacakları tek yöntem budur. Ölüm konusunu unutmaya çalışıp yaşlılığın tadını çıkarmanın yollarını aramaya çalışırlar. İyimserlik kapasitesi İnsanda herhangi bir yaşta iyimserlik kapasitesi yüksekse strese dayanma gücü belirgin şekilde artmaktadır. Hayat boyu yaşama bakışı renklendiren, zorluklara göğüs germeyi başarabilen bu özellik kişilik özelliği haline getirilmelidir. İyimserlik, ümitli ve olumlu bakış refleksleri kazanmış bir yaşlı hastalıklar, aile içi sorunlar karşısında kolay çıkışı yolları bulabilecektir. Pozitif yaşam felsefesi İleri yaşlarda romatizma ve kireçlenmelere az maruz kalmak için genç yaşlarda kalsiyumlu gıdaları fazla alarak vücuttaki kalsiyum kapasitesini artırmak önerilir. İşte aynı şekilde mutlu ve güzel yaşamak için genç yaşlarda pozitif düşünmeyi yaşam felsefesi yapmak gerekmektedir. Ölüm korkusu strese neden olur mu? İleri yaşta belki en önemli stres kaynağı ölüm korkusudur. Kendisini idam sırasını bekleyen bir mahkum gibi gören yaşlının ölümü sorgulaması gerekmektedir. Nitekim Fransa eski Cumhurbaşkanı Mitterant prostat kanseri ve 5-6 ay içerisinde ölebileceği söylendiğinde şu tepkiyi veriyor: "Ölümden sonra ne olacağını” bu konuda bana bir rapor hazırlayın. Hazırlanan raporda ölümden sonrası için "Zaman kırılmasından” söz edilerek hayatın sürdüğünün ima edildiği basına yansımıştı. Gerçekten de gazetelerdeki ölüm ilanlarına bakılırsa "Ebedi istirahatgahına tevdi edildi, rahat uyu” gibi dileklerde bulunulmaktadır. Ölmeme isteği İnsanda ölümden sonra yaşama arzusu muhtemelen kromozomlarında yazılı olarak vardır. Ölmeme isteği hayatın ölmediğini gösterir. İkinci hayata inanan insanlar ölüm korkusu stresine karşı önemli bir güce sahiptir. Bizi korkutan ölüm mü yoksa duygular mı? Ölüm korkusuna iten bizatihi ölüm değil ölümle ilgili duygulardır. Ölüme verilen anlamdır. Ölümü kabul edip bedenin öldüğünü ama hayatın devam ettiğini düşünmek yaşlılara güç verir. Agnostik düşünme tarzındaki insanlar "Sonsuzluğun sonu var mıdır, öldükten sonra ne olacak” sorularına "bilmiyorum” diye cevap verecektir. Bilinmezlikte ölüm korkusunu azaltan bir etki var dır. Fakat belirsizliğin kendisi de aynı bir stres kaynağı oluşturur. Ölüm konusunda da iyimser olabilirsiniz İnsanın iyimserlik kapasitesini ölüm konusunda geliştirmesi mümkündür. Hayatın ölmediği, yapılan iyiliklerin boşa gitmediği düşüncesi ile limitli ve huzurlu yaşam elde etmesi çok kolay olacaktır. |
İlginizi çekecebilecek diğer yazılar
|
| ||||
|
| ||||
|
|
(0) Yorum yapıldı. | |